Mehmet Pamuk, “Liyakat Yoksa Devlet Çöker!”

Mehmet Pamuk’tan çarpıcı açıklamalar: Devlet, milletin değil siyasetin hizmetinde mi?

Zafer Partisi Kurucular Kurulu Üyesi Mehmet Pamuk, devletin kurumlarında yaşanan bozulmaya dikkat çeken sert açıklamalarda bulundu. “Devlet siyasete mi, halka mı hizmet ediyor?” sorusunu gündeme taşıyan Pamuk, adalet, sağlık, emniyet, eğitim ve turizm başta olmak üzere birçok alanda liyakatsizliğin devleti çökerttiğini savundu. “Devlet çalışmıyor, çalışan huzurlu değil” Kamuya yapılan atamalarda liyakat yerine siyasi referansların belirleyici hale geldiğini vurgulayan Pamuk, “Artık kimin ne bildiği değil, kimin adamı olduğu konuşuluyor” dedi. Devletin bu anlayışla hizmet veremediğini belirten Pamuk, vatandaşların da bu yüzden mağdur olduğunu ifade etti. “Sağlıkta koltuk savaşı, emniyette tayin korkusu” Hastanelerde cihazlar çalışmazken makam koltuklarının dolu olduğunu dile getiren Pamuk, doktorların siyasi baskı altında ses çıkaramadığını söyledi. Emniyet teşkilatında ise tayinlerin siyasetçiler tarafından belirlendiğini öne süren Pamuk, “Polis, dosyayla değil, kimi rahatsız etmemesi gerektiğiyle ilgileniyor” dedi. Adaletin terazisi bozuldu Yargı mensuplarının karar verirken değil, hangi dosyaya dokunacaklarını düşünürken tereddüt ettiğini ifade eden Pamuk, “Yargı iktidarın değil, milletin vicdanının temsilcisidir” dedi. Atamalarda liyakatın yerini korkunun aldığını belirten Pamuk, “Bu sistemde hem mazlum hem zalim zarar görüyor” dedi. Eğitimde ideolojik kadrolaşma, turizmde siyasi torpil Okul müdürlüklerinden üniversite rektörlüklerine kadar her şeyin siyasetin kontrolüne girdiğini belirten Pamuk, “Öğretmenler sendika tercihiyle, öğrenciler ise umutsuzlukla karşı karşıya” dedi. Turizm alanında da siyasi ilişkiler nedeniyle ülkenin marka değerinin zarar gördüğünü savundu. “Devletin çöküşü, hepimizin altında kalacağı bir enkaz olur” Pamuk, son olarak şu uyarıda bulundu: “Devlet, halkın mı yoksa bir partinin mi? Bu sorunun cevabı artık netleşmeli. Liyakat yoksa adalet de yok, güvenlik de yok, gelecek de yok. Devlet çürürse, altında hepimiz kalırız.”