Öyle bir yere cami yaptılar ki caminin ismi yok, görevlisi yok! En yakın yerleşim yeri 10 km’de
Öyle bir yere cami yaptılar ki caminin ismi yok, görevlisi yok! En yakın yerleşim yeri 10 km’de
Yaklaşık 20-25 yıl önce, bölgeyi hayvancılık için kullanan köylüler tarafından inşa edilen bu cami, mimarisi ve metal minaresiyle görenlerin ilgisini çekiyor. En yakın yerleşim yerine 10 km mesafede bulunan caminin hikayesi ise oldukça ilginç. İşte haberin detayları...
Size şimdi son derece ilgi çeken bir camiden söz etmek istiyoruz…
Ne bir tabelası var…
Ne bir cemaati ne de bir görevlisi.
Ancak bu cami, sadece bir ibadethane değil, aynı zamanda Yassıçemen Savaşı'nın yaşandığı topraklarda kök salan bir inanç ve dayanışma hikayesini de barındırıyor.
Gümüşhane ili Kelkit ilçesi sınırları içerisinde olan Çimen yaylasında en yakın insan popülasyonuna 10 km mesafede bir cami...
Görenler hemen şu soruyu sormaktan kendini alamıyor;
Sahi, bu cami neden yapıldı?
Öyle bir yere cami yaptılar ki inanamayacaksınız!
Yassıçemen savaşının yapıldığı bölge…
ÇİMEN YAYLASI CAMİİ'NİN HİKAYESİ
Caminin öyküsü de dikkat çekiyor.
Yaklaşık 20-25 yıl önce, bölgeyi hayvancılık için kullanan köylüler tarafından inşa edilen bu cami, mimarisi ve metal minaresiyle görenlerin ilgisini çekiyor.
Hikayesi ise oldukça çarpıcı.
Verimli toprakları ve uzun boylu çimenleri sayesinde teknoloji öncesi dönemde ot biçmek için adeta bir merkez olan bu yaylada, köylerden gelen insanlar, hayvanlarına yem toplamak için günlerce kalıyordu.
Rivayetlere göre, Anadolu Selçuklu hükümdarlarının Yassıçemen Savaşı sırasında bu topraklarda namaz kıldığına dair anlatılar, yörenin ileri gelenlerini harekete geçirdi.
Hem bu kutsal mirası yaşatmak hem de yaylada çalışanların ibadetlerini rahatça yerine getirebilmelerini sağlamak amacıyla bir cami yapılmasına karar verildi.
Günümüzde halen hayvancılık için kullanılan Çimen Yaylası'nda, bu isimsiz ve sessiz cami, bölgenin zorlu şartlarına rağmen ayakta kalmaya devam ediyor.
28 Ağustos'tan itibaren soğukların bastırdığı bu yüksek yaylada, köylülerin ve doğanın şahitliğinde, geçmişten günümüze bir inanç abidesi olarak dimdik duruyor.
DOĞA SEVERLER VE GEZGİNLER İÇİN TAM BİR DOĞA HARİKASI
Bahar mevsimiyle birlikte coğrafyasının yüzde 60'ını oluşturan dağlarının renkten renge büründüğü Gümüşhane'de Çimen Dağı eteklerindeki turnalarıyla, sarı çiçekleriyle, çayırlarıyla ünlü Cami Yurdu yaylası alabildiğince sarı renge bürünüyor.
Kelkit çayının doğduğu yerlerden birisi olmasının yanında sularının bir kısmı Erzincan'a bir kısmı da Gümüşhane sınırlarına akan, bahar aylarında sarının tüm tonlarına bürünerek doğaseverleri büyüleyen Cami Yurdu Yaylası...
Doğaseverler için adeta bir cennet haline gelen Gümüşhane dağlarını karış karış gezen Gümüşhane Dağcılık, Doğa Sporları ve Gençlik Derneği (GÜDAK) üyeleri bu güzelliklerin en çarpıcı örneklerinden birinin yaşandığı Çimen Dağı eteklerindeki Cami Yurdu Yaylasına program düzenliyor.
Yürüyüş boyunca sarı çiçekler ve papatyalarla bezenmiş yollarda ve patikalarda ilerleyen doğaseverler, bu anları ölümsüzleştirmek için bol bol fotoğraf çekiyor, yaylada çocuklar gibi eğlenerek, doğanın sunduğu bu güzelliklerin tadını çıkarıyor. Buradan Gürleyik köyüne ilerleyen sporcular 17 kilometrelik parkuru yağmur yağışı altında tamamlıyor.
Bölge ile ilgili görüşler şöyle:
"Kelkit çayının doğduğu yerler diyoruz biz buralara. Bu bölgede özellikle sarı çiçekler açtığı zaman doğa severlerin özellikle Kelkit çayının doğduğu yerleri merak edenler için görülmesi gereken eşsiz güzellikte bir yer burası. Tüm doğa severleri bu bölgeye özellikle bu mevsimde çiçeklerin açtığı zamanda gelmelerini tavsiye ediyoruz. Çiçekler Haziran'ın ilk haftası açıyor ve yaklaşık olarak Haziran'ın sonuna kadar o çiçekleri burada görmek mümkün”
Muhabir : Milli Gazete
Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.