Sosyal-Psikolog Hasan Altunbaş yazdı: Herkesin Seyrettiği Bir Haykırış...
Sosyal-Psikolog Hasan Altunbaş yazdı: Herkesin Seyrettiği Bir Haykırış...
Sosyal-Psikolog Hasan Altunbaş yazdı: Herkesin Seyrettiği Bir Haykırış...
Bir insanın iç dünyasındaki en büyük çığlıklar, bazen sessizce atılır. Kimse duymaz. Duymak istemez belki de. Çünkü bir başkasının ne hissettiğini anlamak, kendini onun yerine koymak; zaman ister, dikkat ister, yürek ister. Ve biz artık o yüreği kaybetmiş gibiyiz.
Başkalarının düşüncelerini, niyetlerini ve duygularını anlayabilme yetisine sahip olmak gerekir.Empatinin temeli burada yatar. Bir insanın sadece ne dediğini değil, ne demek istediğini fark etmek… Gözlerinin içine bakıp, “Sen iyi misin?” sorusunu gerçekten sormak… Ne yazık ki bu beceri, toplumsal ilişkilerimizde giderek silikleşiyor.
Sokakta ağlayan bir çocuğa neden herkes aynı sorumlulukla yaklaşmaz? Ya da iş yerinde içine kapanan bir çalışan dikkatimizi çektiğinde neden sadece “neyi var acaba” denilip geçilir ? Çünkü o çocuğun ne hissettiğini ya da o çalışanın hangi yükü taşıdığını anlamaya çalışmak, bizi konfor alanımızdan çıkarır. Biz seyretmeyi tercih ederiz. Müdahil olmamak, sorumluluk almamak daha kolaydır.
Ve bazen sadece yakın çevremizde değil, dünyanın diğer ucunda gözyaşı döken insanların da ne hissettiğini düşünmemiz gerekir. Gazze’de, savaşın ortasında büyümeye çalışan çocuklar var. Oyuncak yerine molozların arasında oynayan, annesini babasını kaybetmiş çocuklar… Onların gözlerinde yalnızca korku değil, anlaşılmamanın, dünyaya haykıramamanın çaresizliği var. Biz ekranlardan seyrederken onlar gerçek bir yıkımın tam ortasında susmayı öğreniyor. Oysa onların haykırışı da, herkesin seyrettiği bir haykırış değil mi?
Empati eksikliği, sadece bireysel ilişkileri değil, toplumsal yapıyı da zehirler. İnsanlar kendilerini yalnız, değersiz ve görünmez hissetmeye başlar. İçlerinde kopan fırtınalar, dışarıdan bakanlar için sadece rüzgârdır. Oysa o bir haykırıştır. Herkesin seyrettiği bir haykırış…
Görülmek, anlaşılmak, insanın en temel duygusal ihtiyaçlarından biridir. Biri “Seni anlıyorum” dediğinde, içten içe bir iyileşme başlar. Ama biz o sözü birbirimize çok görür olduk. Belki de yeniden hatırlamamız gereken şey şu: Her insan bir dünyadır ve o dünyanın içine sadece bakarak değil, hissederek girilebilir.
Bir gün biri size sessizce bakarsa, bilin ki bir şey anlatmak istiyordur. Duymak için kulak değil, yürek gerekir. O yüreği taşıyanlardan olalım…
Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.